spread 2

Results for "spread 2"

English - Turkish Dictionary

spread 2

 (English - Turkish Dictionary) :
i. 1. yayılma. 2. iki uç arasındaki genişlik/uzunluk: What´s the spread of this tree? Bu ağacın dallarının yayıldığı alan ne kadar? What is the spread of this eagle´s wings? Bu kartalın kanat uzunluğu ne kadar? These grades show a wide spread. Bu notların en küçüğüyle en büyüğü arasında epey fark var. 3. çiftlik. 4. k. dili zengin bir sofra. 5. (gazetede bir konu veya ilana ayrılan) yer. 6. (ekmek v.b.´ne kolayca sürülen) spred, ezme. 7. yatak örtüsü.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (176780k) Turkish - Germany Dict. çüş (94640k) Turkish - French Dict. açık (77553k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (69790k) Turkish - French Dict. ırmak (66600k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (55458k) Turkish - French Dict. çatı (55405k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (54456k) Turkish - French Dict. balık (52716k) Turkish - Germany Dict. ılım (50856k) Turkish - Germany Dict. hasır (50822k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (49868k)